Anne Sütü ile Beslenme
Sevgili hastalarım ve değerli okurlar,
Çocukların sağlıklı büyümesi ve gelişmesi, yeterli ve dengeli beslenme ile mümkündür. Dünyada kötü beslenme, bilgisizlik, hatalı beslenme alışkanlıkları ve buna bağlı olarak gelişen enfeksiyonlar milyonlarca çocuğun ölümüne, bir o kadar çocuğun da büyüme ve gelişmesinin geri kalmasına neden olmaktadır.
Süt çocuğu için en uygun besin anne sütüdür. Anne sütü ilk 6 ayda bebeğin tüm gereksinmelerini sağlayan ve sindirim sistemine göre ayarlanmış bir besindir. En çağdaş yöntemlerle ve bilimsel ilkelere uygun şekilde yapılmış en mükemmel endüstri sütleri bile anne sütünün çok yönlü nitelikleri düzeyinde değildir.
Ekonomik güçlük içinde bulunan toplumlarda endüstri sütleri ile beslenme ekonomik yük getirir, aynı zamanda uygun ve temiz koşullarda hazırlanmadığında ishal vb. beslenme bozukluklarına yol açabilir.
Beslenme ile sağlık arasında yakın bir ilişki olduğu bilinmektedir. Anne sütü ile beslenmek her bebeğin en doğal hakkıdır.
Tablo 1: Anne sütünün bebek için yararları.
1- Süt çocuğunun gereksinmelerine en uygun besindir.
2- Sindirimi kolaydır, sindirime yardımcı aktif enzimler içerir.
3- Enfeksiyonların koruma özelliği vardır (Örneğin orta kulak iltihabı, ishal, zatürre görülme riski azalır).
4- Her zaman sterildir, ısı derecesi idealdir.
5- Başta sindirim ve solunum sistemi olmak üzere çok sayıda organ sisteminin büyüme ve gelişmesini düzenleyen büyüme faktörleri içerir.
6- Çene ve diş gelişiminde olumlu rolü vardır.
7- İleri yaşlarda görülebilecek bazı hastalıkların riskini azaltır (Örneğin diyabet, çölyak hastalığı, Crohn hastalığı)
8- Alerjiye karşı koruyucudur.
9- Anne ile çocuk arasındaki psikolojik bağı kuvvetlendirir. Anne sütü alan bebekler daha az ağlarlar.
10-Bebeğin ruhsal, bedensel ve zeka gelişimine yardımcı olur.
I. Anne Sütünün Nütrisyonel Üstünlükleri
Süt çocukluğu dönemi beslenme açısından oldukça kritik bir dönemdir. Hayatın ilk 4-6 ayında sadece anne sütü ile beslenmek yeterli büyüme ve gelişmeyi sağlar. Altıncı aydan sonra ise ek gıdalara başlamak gerekir. Hayatın ilk 6 ayında doku ve organ sistemleri (sindirim sistemi, karaciğer, böbrekler) olgunlaşmasını tamamlamamış olduğu için diyetteki eksiklikler veya fazlalıklardan daha çok zarar görebilir. Doğadaki her memelinin yeni doğmuş bebeği için kendi annesinin sütü en uygun besindir. İnsan yavrusu için de doğal olarak anne sütü inek sütünden daha yararlıdır, daha kolay sindirilebilir ve vücut tarafından kullanılır. Anne sütündeki proteinlerin yapısı inek sütünden farklıdır. Sindirimi kolaydır, alerji yapmaz ve büyüme için gerekli amino asitleri içerir.
Diyetteki yağlar ana enerji kaynağıdır. Anne sütünde lipaz enzimi olması nedeniyle yağlar inek sütünden ve formülalardan daha iyi emilir. Formülalarda yağ bileşimi farklıdır (bitkisel ve hayvansal yağ karışımı vardır). Sindirim sırasında bu yağlar kalsiyum ile kompleks oluşturur. Formüla ile beslenen bebeklerin dışkıları daha serttir ve kabızlık bu bebeklerde daha sıktır. Anne sütünde uzun zincirli yağ asitleri bulunur ve bunlar görme ve nörolojik gelişim için önemlidir.
Anne sütündeki ana karbonhidrat laktozdur. Laktoz kalsiyum emilimini arttırır ve barsakta vücuda yararlı bakterilerin (laktobasilus) yerleşimine katkıda bulunur.
II. Anne Sütünün İmmünolojik Üstünlükleri
Anne sütünün enfeksiyonlardan koruyucu özellikleri vardır. Bu şekilde beslenen bebeklerde ishal, zatürre, orta kulak iltihabı daha az görülür. Özellikle doğumdan sonraki ilk birkaç günde üretilen ve kolostrum denen, sarı renkli sütte bağışıklık sistemi hücreleri (lenfosit, makrofaj vs.) ve hastalıklardan koruyan antikorlar yüksek düzeydedir. Salgılarda bulunan immünoglobulin A (slgA) vücudumuzu mikroplardan korur, ayrıca, alerji ve otoimmun hastalıkların gelişme riskini azaltır. İlk 4 ayda anne sütünde yüksek konsantrasyonda slgA ve bir miktar IgG ve IgM bulunur. Sütün bağışıklık sistemi üzerindeki etkileri erken süt çocukluğu döneminde daha belirgin olmakla birlikte 2 yaşına kadar devam eder.
Anne sütü ile beslenmenin ileriki yaşlarda insülinle tedavi edilen diyabet hastalığı (İDDM) riskini azalttığını gösteren çalışmalar vardır. Bu nedenle Amerikan Pediatri Akademisi birinci derece akrabalarında IDDM olan ailelere ilk bir yıl inek sütü veya inek sütü bazlı formüla verilmemesini önerir. Bu anneler ilk 6 ay sadece anne sütü vermeli daha sonra ek gıdalara geçmelidirler. Bu devrede anne sütü yeterli olmazsa ve mutlaka takviye gerekiyorsa kazein hidrolizatı içeren özel formülaların kullanılması uygun olur.